Anasayfa / Hadîs / Saadet düsturları |52 Hadis

Saadet düsturları |52 Hadis


Ukbe Bin Amiri’l-Cüheni diyor. ki: Biz Tebük Seferi’ne cıktık. bir gece Resulullah (asm) uyuyordu. Güneş yükselinceye kadar uyanmadı. Peygamberimiz dedi ki: “Ya Bilal, bizi sabah namazına kaldır, demedim mi?” Hz. Bilal: Ya Resullah, sizin başınıza gelen bizimde başımıza geldi. Peygamber efendimiz azıcık yerinden ayrıldıktan sonra namaz kaldı. Sonra Allah’a hamd ü sena etti. Ve daha sonra aşağıdaki hadisi anlattı:

 

1. “Sözlerin en doğrusu Allah’ın kitabıdır. (zira o sözlerin üzerinden bin dört yüz sene geçtiği halde, 6666 ayetten bir tanesi dahi geçerliliğini kaybetmemiştir.)
2. En sağlam kalp yani tutunulacak dal, takva yani kelime-i şehadettir. (Zira kelime-i şehadet takvanın sebebi ve esasıdır. Takva ise, İlahi bütün emirleri yerine getirmek ve yasaklardan sakınmaktır.])
3. Milletlerin en hayırlısı, Hz. İbrahim’ın (as) milleti olan Müslümanlıktır. (Buna Binaendir ki Peygamberimiz o milletten olmayı emretmiştir.)
4. Sünnetlerin en hayırlısı, Hz Muhammed’in (asm) sünnetidir. (Öyleyse o sünnet, nur isteyenlere kafidir.)
5. Konuşmaların en şereflisi, Allah’ı zikretmektir. (Zira O’na ait olmayan sözler malayani sayılabilir.)
6. Kıssaların en güzeli, bu Kur’andır. (Zira Kur’an, bütün kıssalarında ümit ve korku dengesini muhafaza eder.)
7.İşlerin en hayırlısı farzlardır. (Evet, bu zamanda farzları işleyen kebairi terk eden ehl-i necat olur.)
8. İşlerin en şerlisi ise, sonradan icad edilendir, yani bid’alardır. (İnsanı helakete sevk eden en büyük yedi günahtan birisi de bid’alara tarafdar olmaktır.)
9.En güzel yol peygamberlerin yoludur. (Zira hak ve hakikat nübevvet içindedir ve nebilerin elindedir. Şer ve delalet onlara muhalefet edenlerdedir.)
10. Ölümlerin en şereflisi şehidlerin ölümüdür. (Evet, bu zamanda imanı kurtarmanın en rahat yolu, şehid veya gazi olmaktır.)
11. En büyük körlük hidayetten sonra dalalete gitmektir. (Zira dalâlete gitmek imanın kazandığı dünya ve ahiret dolusu daimi vücud nurlarını kaybettirir. Öyleyse bundan daha büyük bir körlük olmaz.)
12. İlmin en hayırlısı faydalı olandır. (Zira faydası olamayan ilim, sahibine vebal getirir.)
13. Hidayetin en hayırlısı ona uyulandır.
14. En şerli körlük kalbin körlüğüdür. (Yani basiretin kapanmasıdır. Zira onun kapalı olması dünya ve ahiret saadetinin ve nurlarının kaybolmasına sebeptir.)
15. Veren el alan elden hayırlıdır.
16. Az olup da yeten, çok olup da gaflet düşürenden hayırlıdır. (Zira malın kıymeti ve değeri ahireti ve rabbimizin rızasını kazandırmaya vesile olması nisbetindedir.)
17. Mazeretlerin en şerlisi ölüm anındaki mazerettir. (Zira Firavun gibi öleceği anda yapılan tevbe makbul değildir.)
18. Pişmanlıkların en şerlisi kıyamet günündeki pişmanlıktır.
19. İnsanlardan bir kısmı vardır ki, (büyük bir fenalık olarak) ancak vakit geçtikten sonra namaz kılanlar.
20. İnsanlardan bir kısmı riyakarlıkla Allah’ı zikrederler.
21.Hataların en büyüğü yalan söylemektir. ( Zira yalan küfrün temeli ve münafıklığın birinci alametidir.)
22. En hayırlı zenginlik gönül zenginliğidir.

23. En hayırlı azık takvadır. (Takva günahlardan sakınmaktır.Takvanın en büyüğü ise kalbi Allah’tan bakşa her şeyden arındırmaktır.)

24. Hikmetin başı Allah korkusudur. (Zira Allah’tan korkan O’nun emir ve yasaklarına uymayı esas yapar.)

25. Kalbe yerleşenlerin en hayırlısı yakindir. (Yakin,dinimizin emrettiği şeyleri,şeksiz ve şüphesiz kabul etmektir.)

26.İman hakikatlerinin herhangi birisi hakkındaki şüphe küfürdendir.

27. Ölü üzerine bağırmak,feryad etmek câhiliye işidir.

28. Gizlice hainlik planlayan cehennemliktir.

29. Zekâtı verilmeyen para,sâhibini yakan ateşten bir dağdır.

30. (Haram olan) Şiir şeytanın çalgılarındandır.

31. İçki,bütün günahları içinde barındırır.

32. Kadın şeytanın tuzağıdır. (Zira şeytanın ve bugün dünyayı ifsat etmeye çalışanların en çok kullandıkları tuzak,iffetini kaybeden kadınlardır.)

33. Gençlik delilikten bir şubedir. (Zira gençlerdeki hassiyatın kuvvetli olması nefsanî arzulara şiddetli meyletmeleri bazen aklın devre dışı kalmasına sebep olur.)

34. Kazançların en şerlisi,faiz yoluyla kazanılandır.

35. En şerli yiycek,(zulüm ile alınan)yetim malıdır.

36. En bahtiyar adam,başkasından ders alan(istikamet yolunu bulan)dır.

37. En şaki ve bedbaht adam daha annesinin karnında iken bedbaht olandır. (Evet,takvim hazırlayan bir adamın tecrübeleriyle gelecek senenin nasıl
geçeceğini bilip henüz sene gelmeden takvimi hazırladığı gibi aynen öyle de dünyaya gelecek bir insanın iyilik ve kötülükten hangisini tercih edip yapacağını Allah ilm-i ezelîsi ile bilir.Ve bunu bildiği için annesinin karnındayken o kişinin iyi veya kötü olacağını kaderinde yazar.)

38. Şüphesiz hepinizin gideceği yer iki metrelik bir kabirdir.(Evet,dünyevî dostlar ve rütbeler kabir kapısına kadardır.)

39. Her iş neticesine göredir. (Evet,îman ve amel-i sâlihin neticesi ise,bir saati dünyanın bin sene hayatından üstün olan cennet ve cennetin de bin senesi bir saatine mukabil gelmeyen Cemâlullah’ı görmektir.)

40. Rivayetlerin en şerlisi yalan olan bir şeyi rivayet etmektir. (Zira yalan lanetlenen bir günahtır.Ve hikmet-i İlahiyeye zıddır.)

41. Her gelen yakındır. (Öyleyse ölüm de yakındır.Her an hazırlıklı olmamız gerekir.)

42. Mü’mine sövmek fâsıklıktır. (Haksız yere ve helaldir diyerek)bir mü’mini öldürmek küfürdür.

43. Mü’minin etini yemek,yani gıybetini Allah’a karşı isyandır.

44. Mü’minin kanını dökmek haram olduğu gibi(haksız yere)malını almak da haramdır.

45. Kim Allah’a yemin ederek “Allah şu işi yapar”diyorsa Allah’a iftira eder.(Zira Cenâb-ı Hak hikmetiyle iş yapar;hiç kimsenin istediğine uymak mecburiyetinde değildir.)

46. Kim başkasının kusurunu örterse Allah da onun kusurunu örter.

47. Kim başkasını affederse Allah da onu affeder.

48. Kim (yerine getirebildiği halde) öfkesini yenerde Allah da onu mükâfat verir.

49. Kim musibete sabrederse Allah o musibetin götürdüğünün yerini(daha hayırlısı)ile doldurur.

50. Kim başkasının ayıbını ifşa ederse Allah da onun ayıbını ifşa eder.

51. Kim sabrederse Allah mükâfatını kat kat verir.

52. Kim Allah’a karşı isyan ederse Allah ona azab verir.(Zira ne iyilik ve ne de fenalık karşılıksız kalmayacaktır.)dedikten sonra üç defa “Yâ Rabbi, beni ve ümmetimi mağfiret eylesizler ve kendim için Allah’tan mağfiret diliyorum.”buyurdu.

52 maddeden ibaret olan bu hadis-i şerif,bütün kemâlat-ı insaniyeyi, dünya ve âhiret saadeti için gereken bütün düsturları barındırdığından elimizden geldiği kadar tercüme etmeye gayret ettik.İmam Münavî’nin,Camiü’s Sağir’in şerhi olan Feyzu’l Kadir’inden ve Risâle-i Nurlardan istifade ederek
ehl-i sünnet akidesine göre bir kısım izahlar yaptık.Cenâb-ı Hak hatalarımızı affetsin.Bu hadis-i şeriften bütün ehl-i îmanla birlikte bizleri de müstefid eylesin.Âmin…

Bir yorum

  1. Yanlış yapıyorsunuz kardeşim birincisi yazının başında anlatılan olayla aşağıda yazılan 52 maddenin alakası yoktur ikincisi 4 ve 10’uncu maddelerde Hz. Muhammet (asm) ve Peygamber ifadeleri kullanılmaktadır ve bu maddelerin hadis olmadığını açıklar. Zira Hz. Muhammet (asm) kendinden bahsederken benim sünnetimdir der ve peygamber arapça değil farsçadır manası ise habercidir onun yerine nebi veya resul kullanması gerekir. İçerik olarak yazılanlar doğru olabilir hatta içlerinden birkaçı hadiste olabilir ama bunların tamamını hadis olarak sunmak yanlış ve günahtır.

Bu konuyla ilgili Yorum Yapın

Mailiniz yayınlanmayacak



Başa Dön
ergene haber ogretmenler.org felsefe çorlu haber